Yaşamın Marstan Geldiğine Dair Yeni Bulgular
Son yüzyılda gelişen, dünyadaki yaşamın marstan geldiğini iddia eden güçlü bir hipotez vardır ve elde edilen keşifler, bulgular bu hipotezin giderek güçlenmesini sağlıyor. Yakın zamanda dayanakları olan bir teoriye dönüşmesi muhtemeldir.
Bu en son keşfedilen bulgular Florida’da Westheimer Bilim ve Teknoloji enstitüsünde Martian meteorunda yapılan araştırmalardan gelmekte. Öncelikle martian meteoru hakkında bir bilgi vereyim.
Martian meteoru marsta oluşmuş ama marsa çarpan asteroid ile kopmuş ve dünyaya düşmüş olan meteordur. 3 Mart 2014 tarihine kadar dünyada ortalama 61000 meteor bulundu ve bunların 132 tanesi Martian olarak tanımlandı. Martian’ın marstan olduğu düşünülüyor çünkü element içeriği ve izotop yapısı marsta uzay araçlarının elde ettiği kaya ve atmosfer bulgularıyla örtüşmektedir. 17 Ekim 2013 tarihinde Nasa’nın marsa inmiş uzay aracı olan Curiosity aracı atmosferde ve kayalarda yaptığı argon elementinin incelemesinin sonuçları ile dünyadaki martian meteorunun marsda oluştuğu ve marstan geldiği kesinleşmiş oldu.
Nasa tarafından “Siyah Güzellik” olarak adlandırılan martian meteorundan bir parça.
Profesör Steven Benner da çalışmalarını yayınladı. Teorisi kısaca şu şekilde. Hayat 4 milyar yıl önce marsta başladı. Mars’a bir asteroid çarptı ve bakterilerle beraber martian meteorları gezegenlerarası uzaya fırladı. Yavaş yavaş, tek tek martian meteorları dünyaya düşerek hayatın tohumlarını atmış oldular. Milyarlarca yıl sonrada evrim ile şimdiki halimiz oluşmuş oldu. Eğer bu doğru ise tüm canlılar marslı ya da martianlı diyebiliriz.
Dünya yüzeyinde bulgular basittir. Ama çok derin dallanmalar gösterir. Martian meteorlarında yapılan incelemeler oksitlenmiş molibdenin varlığını gösteriyor. Oksitlenmiş molibden Prof. Benner’ın tar paradoksuna göre canlılığın başlangıçı için önemli bir maddedir. Profesör Benner’a göre yaşamın başlandığı zamanda molibdenin bu formu dünyada bulunamazdı. Çünkü o dönemlerde dünyada oksijen çok azdı. Ama marsta az değildi. Sadece bu bile Benner’a göre yaşamın dünyada değil marsta başladığını doğrulamaya yeten bir kanıt olduğunu düşünüyor.
Benner’a göre Dünya merkezli abiyogenez teorisi iki problemle karşı karşıya. Birincisi tar paradoksu ikincisi ise su-rna paradoksu.
Tar paradoksu; tüm canlılık organik moleküllerden oluşur ve 4 milyar yıl önce bu organik moleküller ışık ve enerji aldığında kimyasal evrimdeki gibi ilkel hücrelere değil asfalta dönüşecektir. Asfalta dönüşmek yerine kimyasal evrim ile ilkel hücreye dönüşüp yaşamın başlangıcının oluşması için oksitlenmiş molibden gibi maddelerin olması gerekiyor. Bu ise marsta mevcuttu 4 milyar yıl önce. Dünya’da değil. Su-rna paradoksunu da şu şekilde açıklıyor. İlkel hücrelerde dnanın değil rnanın olduğu öngörülmektedir abiyogenez teorisinde. Oysa ki o zamanlar dünyanın yüzeyi tamamen suyla kaplıydı. Suyun içinde ise rnanın oluşamayacığını fakat marsın yüzeyi tamamen suyla kaplı olmadığından o zamanlarda bu paradoksun yaşanmayacığını belirtiyor.
Dikkat ederseniz her şeyde Prof. Benner’a göre yazarak dikkat etmenizi istedim. Çünkü bu paradokslar ve yaşamın başlangıcı hipotezi tamamen ona aittir.
Gelişmeler neyi gösterir bilinmez ama büyük bir merakla izliyor olacağız.
