Posts

Gökkuşağı Kütleçekimi Teorisi-İlginç Bir Teori

Hepimiz ünlü büyük patlama teorisini biliriz. Ama bu tek teori değildir ve bir çok teori vardır aslında. Bir tanesi vardı ve 3 boyutlu evrenimizin 4 boyutlu kara deliğin olay ufku olduğunu söylüyordu (buraya tıkla yazı için). Aslına bakarsanız o teori en sevdiklerimin arasındadır. Onun dışın süpersicim teorisi vardır ama büyük patlama teorisi yerine söylenmez o teori. Ki her şeyin teorisi gözüyle bakılıyor ona. Burada yazacağım ise ismi de güzel olan gökkuşağı kütle çekimi teorisi. İsmini gökkuşağı olarak almasının sebebi ise gökkuşağında ışığın bir çok rengi yani dalga boyu olması ki asıl konumuz aslında dalga boyları diyebiliriz.

Gökkuşağı kütleçekimi teorisi, kütlenin uzay-zaman dışında enerjiyi de etkilediği için ışığın farklı dalga boylarının farklı yol alacağını öne sürer. Teori aslında 10 yıl önce big bang anında genel görelilik ile kuantum fiziğinin bir araya gelememesi sorununa çözüm olarak ortaya sürülmüştü. Bu teori big bang anında sonsuza kadar bir geri uzanma ile sonsuz yoğunlukta bir tekilliğin olmadığını söyler.

Gökkuşağı kütleçekimi teorisi, kütlenin uzay-zaman dışında enerjiyi de etkilediği için ışığın farklı dalga boylarının farklı yol alacağını öne sürer.
Teori aslında 10 yıl önce big bang anında genel görelilik ile kuantum fiziğinin bir araya gelememesi sorununa çözüm olarak ortaya sürülmüştü.
Bu teori big bang anında sonsuza kadar bir geri uzanma ile sonsuz yoğunlukta bir tekilliğin olmadığını söyler.

Büyük Patlama Anı

Büyük patlama teorisinde bildiğimiz üzere uzay-zamanın oluştuğu başlangıçta tekillik mevcuttur. Makro cisimler için etkili olan genel görelilik teorisi ve mikro yani parçacık dünyası için geçerli olan kuantum fiziği bu anda birbiriyle çatışmakta ve birleşememektedir. Sonuçlar hep sonsuz çıkmaktadır çünkü. Yani o anın öncesinde hiç bir şey yok muydu yoksa başka hipotezlerde belirtiliği gibi paralel evrenlerin çarpışması mı ya da başka bir büyük patlamadan sonra yaşanan büyük çöküş ile oluşan tekillik mi bilinemiyor. Bu teori de 10 sene öncesinde bu iki teorinin anlaşmazlığını çözmek üzere ortaya atılmış.

Genel görelilik teorisine göre kütle uzay-zamanı büker ve oradan geçmekte olan her şeyin yolunu değiştirir buna ışık da dahil olmak üzere. Fakat bu teoriye göre bu uzay-zamanı sadece kütle değil enerji de etkilemektedir. Ve ışığın her dalga boyu farklı bir enerji olduğundan dolayı ışığın her dalga boyu uzay-zamanı ve kütleçekim alanlarını farklı görmektedir. Bu farklı görüş yüzünden farklı zamanlar farklı yollar kurgulanır. Normal ışık için bu farkedilemeyecek kadar az bir fark olsa da gamma ışını patlamaları gibi büyük enerjili patlamalarda fark edilmesi gerekir. Mesela milyarlarca ışık yılı uzaklıkta bir gamma ışını patlamasına sebep olan süpernova patlaması yaşandığında yolculuk eden ve bize varan ışığın her dalga boyu çok az farklı zamanlarda bize ulaşması gerekir. Tabiki de şu anki gözlem araçlarımız böyle bir farkı fark edebilmekten uzak ve bu yüzden doğrulanamıyor ama gelişen teknoloji ile ilerleyen zamanlarda bunların gözlemlenmesi bekleniyor.

Bu teoriye göre iki sonuç bulunuyor ve her iki sonuçta büyük patlama anını yani tekilliği ortadan kaldırıyor.

  • İlk sonuca göre zamanda geriye gittiğimizde giderek yoğunlaşan ve küçülen bir evrenimiz oluyor. Ne kadar geriye gidersek o kadar sonsuz yoğunluğa yaklaşıyoruz ama hiç bir zaman sonsuzluğa erişemiyoruz. Aslında bu zamanı sonsuz geçmişe bükmek oluyor. Ama tekilliğe sebep olan sonsuz yoğunluk hiç oluşmuyor çünkü ona ulaşılamıyor.
  • İkinci sonuca göre ise bu evrenin yoğunluğu sonlu oluyor ve bir yerde sabitleniyor. Bu durumda da tekillik oluşmuyor.

Her ne kadar bir çok fizikçi tarafından doğru kabul edilmese de ilginç olduğu inkar edilmeyen bir teoridir. İsmi bile yetiyor değil mi? = )

Kaynaklar:

Büyük Patlama Hakkında Yanlış Bilinenler

Bir çok kanalın (yurt dışındaki Discovery Channel gibiler bile) bilimi herkesin anlayabilmesi için neredeyse gerçeğinden bile saptırarak anlatmasından doğan iki şey var. Birincisi Büyük Patlama gerçekten bir patlama gibi görülmesi. İkincisi ise Büyük Patlama’nın evrenin yoktan var olduğunu ispat ettiğini iddia edilmesi.

Read more

Evren Büyük Ama Ne Kadar? Gözlemlenebilen ve Gözlemlenemeyen Evren

Tarih boyunca insanoğlu gökyüzüne baktı ve merak etti. Orada neler vardı? Nasıl bir şeydi? Nasıl var oldu? Ne kadar büyüklükte? Sonsuza dek uzanıyor muydu? Bu sorular hep soruldu ve neredeyse hepsi cevaplandı. İlk başlarda sonsuz büyüklükte ve statik olduğu düşünülen evren yeni keşiflerle sonsuz olmadığı ve statik olmadığı öğrenildi. Ve astronomide bize büyük gelen km ölçüm birimi o kadar ufak kalıyor ki yeni terimler oluşturuldu. İlk başta AU (Astronomik birim) yani güneş ile dünyanın uzaklığı olan mesafe oluşturuldu. 150.000.000 km. Az değil. Ama bu da yetmiyordu. O da yetmeyince ışık yılı oluşturuldu. Bu noktadan sonra yazılan mesafeler hayal edebileceğinizin ötesinde. Gerçekten de ötesinde. Aklınızda canlandırmanız imkansız gibi bir şey. Hazır olun.

Read more

Kuantum mekaniği ve İzafiyet Teorisinin Bir Araya Gelememe Problemi

Evet bu ikili birbirini sevemiyor. Her defasında kavga ediyorlar. Oysa biz hep evlensinler çoluk çocuk yapsınlar diye bekliyoruz.
Şaka bir yana büyük patlama teorisinin (isminin patlama olduğuna bakmayın patlama yoktur birden genişlemeye başlayan evren modelidir. O konu hakkında da bir ara yazayım. Yoktan var olan evren ya da patlayan evren olarak bilen insan çok) en bilinemez bölümü big bang anıdır. Bu anda evren bir parçacık büyüklüğünde bir alana sıkışmıştır. Madde yoktur saf enerji vardır, sonsuz kütle vardır ve sonsuz sıcaklık. Tabi ki sonsuz mu değil mi bilinemez ama ölçebileceğimizden fazla olduğu için sonsuz deniliyor işte. Bu noktayı aklınızda tutun. Burayı yazının ilerisinde değineceğim.

Read more

Galaksi Simülasyonu Büyük Uğraşlar Sonucunda Yapılabildi

Evren 0,5 milyar yıl yaşında iken galaksinin durumu. Eflatun renkler soğuk gazı, yeşil renkler sıcak iyonlaşmış gazı, kırmızı renkler ise aşırı sıcak gazları temsil ediyor.

Evren 0,5 milyar yıl yaşında iken galaksinin durumu. Eflatun renkler soğuk gazı, yeşil renkler sıcak iyonlaşmış gazı, kırmızı renkler ise aşırı sıcak gazları temsil ediyor.

Uzun zamandan sonra astronomlar evren tarihi boyunca bir galaksinin gerçek fizik yasaları üzerinde temellenen bir galaksiyi simüle etmeyi başardılar.

Astronomlar uzun zamandır yerçekimi, gaz kimyası ve evrenin evrimi gibi fizik yasalarını dahil ederek bir galaksiyi evrenin yaşı boyunca simülasyon etmeye çalıştılar. Fakat sonuçları her zaman tüm gazlar kısa bir sürede soğuruluyor ve galaksinin merkezine çöküyordu. Galaksi modellemeleri her zaman gözlemlenen galaksilerden daha fazla yıldız üretiyordu ve daha fazla kütleye sahip oluyordu. Ama sonunda eksik parçayı bulabildiler. Yıldızların tepkileri.

Read more

Gravitasyon, Çoklu Boyutlar, Minik Kara Delikler

Evrendeki dört temel kuvvet arasında kütleçekim belki de en tuhaf olanıdır. Dört temel kuvvet içerisinde, yüzlerce milyonlarca ışık yılı mesafede bile etkili olabilen tüm her şeyi bir arada tutabilen en etkin kuvvettir. Ufak mesafelerde ise tıpkı güneş sistemimiz bir arada tuttuğu gibi bir arada tutarak tam bir kral konumundadır. Buna rağmen ufak bir mıknatıs bile bu kuvveti rahatlıkla yenebiliyor. Neden aynı zamanda bu kadar zayıf? Fizikçiler bunu uzun zamandır çözemeye çabalıyor.

Read more